BÜYÜKŞEHİR KONUSUNDA AĞZI OLAN KONUŞUYOR.
ŞEMSETTİN GÜNAY
Gazeteci olmayıp sadece köşe yazan biri olunca insan ister istemez bazı etkinlikler ve bazı bilgilerden mahrum oluyor.
İhtiyacın olan bilgileri de bizzat gidip müşahede ederek değil de gazetelerin kısıtlı imkanlarla sayfalarına taşıdıkları haberlerden almak zorunda kalıyorsunuz.
İçişleri Bakanlığı ve Türkiye Belediyeler Birliği tarafından Büyük Şehir yasası da denilen 6360 sayılı yasa ile ilgili yapılan bilgilendirme toplantısı Ottaman Otelde yapılarak konuyla ilgili çok önemli açıklamalar yapılmış.
Ben de bunu herzamanki gibi yerel basının kısıtlı haberlerinden öğrenmiş oldum.
Bilindiği gibi Büyükşehir yasası bilen, bilmeyen herkes tarafından çok konuşulan fakat az bilinen bir yasa.
Yeni olarak ne getirdiği, ne götürdüğü konusunda herkes körlerin fil tanımını yaptığı gibi bir köşesinden tutup yargılıyor, konuşuyor.
Kimi vergilerin artacağından dem vuruyor, kimi ilçe belediyelerinin hiç bir yetkisi kalmadığını söylüyor, kimi yeni ilçe sınırlarındaki adaletsizlikten bahsederek sanki yeni bir ülke oluşturulduğu imajı vermeye çalışıyor.
Gerçekte olan ne ve yeni yasa neler getiriyor?
Öncelikle büyükşehirlerin genel bütçeden aldıkları pay % 2,5’a çıkartılarak bütçeden alınan pay arttırılıyor. Bu da daha fazla para, daha fazla hizmet demek oluyor.
Bu payın % 10’u bağlı oldukları idareye...
% 30’u büyükşehir belediyesine...
% 60’ı ise ilçe belediyelerine tahsis ediliyor.
Yani İlçe belediyeleri öyle parasız, pulsuz bırakılmıyor. Hem yapacakları hizmetlerin büyük bölümünü Büyükşehir belediyeleri yüklenirken, hem de bütçeden yüklü bir pay almaları sağlanıyor.
Hatay Büyükşehir belediye meclisi 70 kişiden oluşuyor ve tüm Hatay’ın ilçelerinden seçilerek geliyorlar. Dolayısıyla etkili bir denetleme mekanizması da kurulmuş oluyor.
Büyükşehir Belediyesi oluşur, oluşmaz İl Özel İdaresi, Belde belediyeleri ve köylerin tüzel kişilikleri sona eriyor.
Ancak tüzel kişiliği kaldırılan köylerden belediyeye ait vergi, harç ve katılım payı 5 yil süre ile alınmıyor. Köyler bunlardan muaf tutuluyor.
Su parası ise en düşük tarifenin % 25’ini geçemeyecek. Köyler suyu şehirlerin kullandıkları bedelin dörtte biri fiyatıyla kullanacaklar.
Köy iken mahalleye dönüşen bu yerlere de katılım bütçesinin % 10’u ayrılarak tabiri caizse köylere pozitif ayrımcılık yapılıyor. Daha hızlı yatırımlarla şehir ve eski beldelere uyumu amaçlanıyor.
Aslında Başkan Lütfi Savaş yaptığı konuşmada yeni durumu çok güzel özetliyor.
Savaş : “Hatay’a geçtiğimiz yıl devlet yatırımı olarak 409 milyon TL para gelmiş. Büyükşehirle birlikte bu rakam 638 milyona yükseliyor. Aradaki fark 229 milyon TL. Bu ne demek. Daha fazla hizmet, daha fazla yatırım, daha fazla üretim demek. Aynı zamanda sorunlarımızı kendi içimizde çözmek, İller Bankasından ve merkezi hükümetten yardım almamak demek” diyor.
Bence Büyükşehir konusunda her söyleneni değil, bilenlerin konuşmalarını dinleyelim. 07.01.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder