3 Aralık 2012 Pazartesi

FİLİSTİN

 
Filistin
01/12/2012 - 09:24

Hüsnü Mahalli 
BM Genel Kurulu'nda yapılan oylamayla 138 ülke, Filistinlilere 'üye olmayan gözlemci devlet' statüsü tanıdı. Bununla ilgili çok farklı yorumlar yapıldı ve  sonucun Filistin halkı için bir zafer olduğu söylendi. Tam olmazsa da bu söylem doğru değil ya da gerçeği gözardı etmektedir. Çünkü ortada bir devlet yok ki gözlemci olsun!
Osmanlı'nın bölgeden çekildiği sıralarda Filistin denilen topraklarda yaklaşık 50 bin kadar Yahudi vardı. Osmanlı'nın çeklimesiyle İngiltere geldi ve Filistin'i işgal etti. İngilizler, 1917'de ünlü Belfour Deklarasyonu ile dünyada Yahudilere ''Gelin Filistin'i size vatan olarak vereceğim'' diyerek 100 yıldır devam eden bu sorunun baş müsebbibi oldu. Tıpkı Kıbrıs'ta olduğu gibi.
DÜNYADA EŞİ BİLE YOK 
1917-1947 döneminde dünyanın dört bir yanından getirilen Yahudilerle Filistin'de Yahudi sayısı 600 bin kadar oldu. 1947'de ABD Başkanı Truman BM'deki gücünü kullanarak Filistin'in yarısını Yahudilere devlet olarak verdi. Filistinlilerin topraklarını satıp kaçtıkları yönündeki propaganda ise tümüyle yalan. Çünkü İsrail devleti kurulduğunda Yahudilerin tapulu mülkü Filistin toprağının %6'sını geçmiyordu. Bunu da Siyonist terör örgütlerinin katliamları sonucu elde edebilmişlerdi. Tarihte ilk kez bir halkın toprağı elinden alınarak başka yerlerden toplanan insanlara bir vatan olarak verildi. Bu şekilde kurulan ve uluslararası Siyonist hareketin desteğini alan İsrail 1948, 1967, 1973 ve 1982'de de Mısır, Suriye, Ürdün ve Lübnan ile savaşa girişerek geri kalan Filistin toprağını, yani Gazze ve Batı Şeria'yı işgal etti. Özetle 1947 öncesini bir yana bıraksak bile Filistin halkı 1967'den bu yana işgal altında. 2005'te Gazze'nin içinden çekilen İsrail bu bölgeyi hep kuşatma altında tutuyor ve her zaman oraya girip istediğini yapıyor.
HEP ZARAR VERDİLER 
Batı Şeria'da durum daha da vahim. Çünkü İsrail askerleri istedikleri zaman oralara girip istedikleri kişiyi tutuklayıp götürüyor. Bakan ya da milletvekili olabilir. Bu da yetmezse İsrail ordusu buralara girip katliam yapmaktadır. Yani ortada bir Filistin devleti yok. Var olan şey işgal altında ve birbirinden coğrafi olarak ayrı iki Filistin toprak parçası ve bu iki bölgede iki ayrı Filistin yönetimi var. Üstelik birbirine düşman. Genellikle böyle olmuş ya da olması için çalışılmış. Örneğin bir zamanlar Arafat ve Filistin halkının direnişi hep sol eğilimli kitlelerin sembolü oldu. Sol söylem giderek geriledi ve yerini İslamcı söylemlere bıraktı. Ortaya Hamas ve Cihad gibi gruplar çıktı. Bu da Filistin ve bölge denklemlerini değiştirdi. Arap yönetimler genel olarak Filistin direnişine hep zarar verdi. İster sol ister İslamcı dönemlerinde Arap yönetimler kendi çıkarlarının gereği, ama daha çok ABD ile ilişkilerinden dolayı Filistin halkını parçaladı, böldü ve gerektiğinde arkadan vurdu.
BELKİ SIRA KKTC'DE
Müslüman ülkelerin durumu da farklı değil. Özetle her şey palavra. 138 ülke Filistinlilere sözde devlet statüsü tanımış. Filistin toprağı 1967'den bu yana işgal altında. Bu ülkeler samimi ve dürüst olsaydı işgalci ve saldırgan İsrail ve BM Genel Kurulu'nda ona destek veren ülkelerin elçiliklerini on günlüğüne kapatabilirlerdi. Yoksa kağıt üzerinde olmayan devlete devlet demenin anlamı yok. Sayıları 4 milyon olan Filistinlilere kala kala %20 kadar toprak kalmıştır. Bu da yaklaşık 6 bin kilometrekaredir.Yani KKTC'nin iki katı kadar. Bir de bakarsınız kahraman Müslüman ülkelerin baskısıyla BM KKTC'ye de 'üye olmayan gözlemci devlet' statüsü tanır!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder